أَهُمْ خَيْرٌ أَمْ قَوْمُ تُبَّعٍ وَالَّذِينَ مِن قَبْلِهِمْ أَهْلَكْنَاهُمْ إِنَّهُمْ كَانُوا مُجْرِمِينَ
e
mi
hum
onlar
hayrun
hayırlı, daha hayırlı
em
yoksa, veya
kavmu tubbein
Tubba kavmi (Yemen'de bir kavim)
ve ellezîne
ve onlar
min kabli-him
onlardan önce
ehleknâ-hum
biz onları helâk ettik
inne-hum
muhakkak ki onlar
kânû
oldular
mucrimîne
mücrimler, suçlular, günahkârlar