1. 20. Ayeti

وَشَدَدْنَا مُلْكَهُ وَآتَيْنَاهُ الْحِكْمَةَ وَفَصْلَ الْخِطَابِ

  • ve şedednâ

    ve güçlendirdik, kuvvetlendirdik

  • mulke-hu

    onun mülkü, hükümranlığı, idaresi

  • ve âteynâ-hu

    ve ona verdik

  • el hikmete

    hikmet

  • ve fasle el hıtâbi

    ve faslı hitap (hak ile bâtılı ayırıp adaletle hükmetme yeteneği)

SÂD suresi - 20. ayeti mealleri

  • Abdulbaki Gölpınarlı

    Ve onun saltanatını kuvvetlendirdik ve ona peygamberlik ve gerçekle bâtılı ayırt ediş bilgisini verdik.
  • Abdullah Parlıyan

    Biz de buna karşılık O'nun saltanat ve otoritesini güçlendirdik ve kendisine peygamberlik, yüksek bilgi, hakkı batıldan ayırma, davaları çözme, açık ve güzel konuşma kabiliyeti vermiştik.
  • Adem Uğur

    Onun hükümranlığını kuvvetlendirmiş; ona hikmet ve güzel konuşma vermiştik.
  • Ahmed Hulusi

    Onun mülkünü (hükümranlığını) kuvvetlendirdik ve Ona Hikmet (sebepler ilmi) ve Fasl-ul Hitab (doğruyla yanlışı en mantıklı şekilde hemen ayıran muhakeme kuvvesi) verdik.
  • Ahmet Tekin

    Biz onun ülkesini, devletini ve hükümranlığını güçlendirdik. Kendisine peygamberlik, ilim, hikmet, sağlıklı ve ahlâklı yaşama bilgisi, isabetli ifade, çözüm ve hakkı bâtıldan ayırt etme kabiliyeti verdik.
  • Ahmet Varol

    Onun hükümranlığını güçlendirmiştik. Ona hikmet ve açık, kesin hüküm verme kabiliyeti vermiştik.
  • Ali Bulaç

    Onun mülkünü güçlendirmiştik. Ona hikmet ve anlatım çarpıcılığını vermiştik.
  • Ali Fikri Yavuz

    Biz onun mülkünü kuvvetlendirmiştik. Kendisine de peygamberlik ile kaza-hüküm ilmini verdik.
  • Bayraktar Bayraklı

    Onun mülkünü güçlendirdik. Kendisine hikmet ve güzel konuşma vermiştik.
  • Bekir Sadak

    Onun hukumranligini kuvvetlendirmistik. Ona hikmet ve kesin hukum selahiyeti vermistik.
  • Celal Yıldırım

    Onun mülk ü saltanatını sağlamlaştırdık; Ona hikmet ve hakkı bâtıldan ayırd etme yeteneği verdik.
  • Cemal Külünkoğlu

    Onun hükümranlığını kuvvetlendirmiş, ona hikmet ve güzel konuşma yeteneği vermiştik.
  • Diyanet İşleri (eski)

    Onun hükümranlığını kuvvetlendirmiştik. Ona hikmet ve kesin hüküm selahiyeti vermiştik.
  • Diyanet Vakfi

    Onun hükümranlığını kuvvetlendirmiş, ona hikmet ve güzel konuşma vermiştik.
  • Edip Yüksel

    Yönetimini güçlendirdik; ona bilgelik ve çok iyi bir yargılama gücü verdik.
  • Elmalılı Hamdi Yazır

    Hem mülkünü kuvvetlendirmiştik, hem de kendisine hıkmet ve fasl-ı hıtab vermiştik.
  • Elmalılı (sadeleştirilmiş)

    Hem mülkünü güçlendirmiş, hem de kendisine hikmet ve hakkı batıldan ayırt etme kabiliyeti vermiştik.
  • Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)

    Biz onun mülkünü kuvvetlendirmiş ve kendisine hikmet ve hakkı batıldan ayırt etme kabiliyeti vermiştik.
  • Fizilal-il Kuran

    O'nun hükümranlığını kuvvetlendirmiş, O'na hikmet ve açık, güzel konuşma yeteneği vermiştik.
  • Gültekin Onan

    Onun mülkünü güçlendirmiştik. Ona hikmet ve anlatım çarpıcılığını vermiştik.
  • Hasan Basri Çantay

    Onun mülkünü de kuvvetlendirdik. Ona hikmet ve fasl-ı Kitâb verdik.
  • Hayrat Neşriyat

    Ve onun saltanatını kuvvetlendirdik ve ona hikmet ve (hak ile bâtılı) ayırd edici konuşma (kabiliyeti) verdik.
  • İbni Kesir

    Onun mülkünü pekiştirmiş, kendisine hikmet ve kesin söz söyleme hakkı vermiştik.
  • Kadri Çelik

    Onun (Davud'un) mülkünü güçlendirmiştik. Ona hikmet ve hakkı batıldan ayırt etme (isabetli karar verme) kabiliyeti vermiştik.
  • Muhammed Esed

    Biz de (buna karşılık) o'nun otoritesini güçlendirmiş ve kararlarında hikmet ve basiret üzere olmasını sağlamıştık.
  • Ömer Nasuhi Bilmen

    Ve O'nun mülkünü kuvvetlendirmiştik ve O'na hikmet ve fasl-ı hitap vermiş idik.
  • Ömer Öngüt

    Onun hükümranlığını kuvvetlendirmiştik. Ona hikmet ve güzel konuşma, anlatma üstünlüğü vermiştik.
  • Şaban Piriş

    Onun iktidarını güçlendirmiş, ona hikmet ve açık sözlülük vermiştik.
  • Suat Yıldırım

    Biz onun hakimiyetini güçlendirdik, ona hikmet, nübüvvet, isabetli karar verme ve meramını güzelce ifade etme kabiliyeti verdik.
  • Süleyman Ateş

    Onun mülkünü güçlendirmiştik, kendisine hikmet (peygamberlik, yüksek bilgi, hakkı bâtıldan ayırma, dâvâları çözme) ve açık, güzel konuşma (yeteneği) vermiştik.
  • Tefhim-ul Kuran

    Onun mülkünü güçlendirmiştik. Ona hikmet ve anlatım çarpıcılığını vermiştik.
  • Ümit Şimşek

    Biz onun egemenliğini güçlendirmiş ve kendisine hem hikmet, hem de açık ve güzel konuşma yeteneği vermiştik.
  • Yaşar Nuri Öztürk

    Mülk ve yönetimini güçlendirmiştik. Kendisine hikmet ve hakla bâtılı ayıran söz etme yeteneği vermiştik.

KuranAra.com hakkında

33 farklı kuran mealini aynı anda okumanızı ve kıyaslamanızı sağlar, Kuran ayetlerinin Arapçasını okunaklı şekilde sunar. Arapça okunuşlarını Türkçe seslendirme karşılığıyla birlikte görebilmenize yarar. Hepsinden önemlisi, Çok uzun çalışmalar sonucu özel olarak geliştirilmiş arama motoru ile; Tüm kuran meallerini ve arapça karşılıklarını doğru ve hızlı şekilde aramanızı sağlar.