1. Kuran
  2. TÂHÂ Suresi
  3. 106. Ayeti

فَيَذَرُهَا قَاعًا صَفْصَفًا

  • fe

    o zaman, böylece

  • yezeru-hâ

    onu bırakacak

  • kâan

    düz arazi

  • safsafen

    boş, dümdüz

TÂHÂ suresi - 106. ayeti mealleri

  • Abdulbaki Gölpınarlı

    Yeryüzünü dümdüz bir hâle getirir.
  • Abdullah Parlıyan

    Yeryüzünü dümdüz bir hale getirecek.
  • Adem Uğur

    Böylece yerlerini dümdüz, bomboş bırakacaktır.
  • Ahmed Hulusi

    "Onların yerlerini boş, dümdüz hâlde bırakır. "
  • Ahmet Tekin

    'Yerlerini dümdüz, bomboş bırakacak.'
  • Ahmet Varol

    Yerlerini dümdüz, çırılçıplak halde [6] bırakacaktır.'
  • Ali Bulaç

    "Yerlerini bomboş, çırçıplak bırakacaktır."
  • Ali Fikri Yavuz

    Böylece yerlerini dümdüz boş bir halde bırakacak.
  • Bayraktar Bayraklı

    “Böylece yerini dümdüz, bomboş bırakacaktır.”
  • Bekir Sadak

    (105-10) 8 Sana daglari sorarlar; de ki: «Rabbim onlari ufalayap savuracak, yerlerini duz, kuru bir toprak haline getirecek; orada ne cukur, ne tumsek goreceksin. O gun, hicbir tarafa sapmadan bir davetciye uyarlar. Sesler Rahman'in heybetinden kisilmistir; ancak bir fisilti isitirsin.»
  • Celal Yıldırım

    (105-106-107) (Kıyametin meydana geldiği vakit) dağların (nasıl olacağını) sana soruyorlar. De ki: Rabbim onları darmadağın edecek, ufalayıp savuracak; yerlerini dümdüz pürüzsüz boş olarak bırakacak; artık onda ne bir eğrilik, ne de bir tümseklik göreceksin.
  • Cemal Külünkoğlu

    (105-107) (Ey Muhammed!) Sana dağların durumunu soruyorlar. De ki: “Rabbim onları (kıyamet günü) toz edip savuracak. Yerlerini dümdüz ve çırılçıplak bir alana dönüştürecek. Orada ne bir iniş, ne de bir yokuş görebileceksin.
  • Diyanet İşleri (eski)

    (105-108) Sana dağları sorarlar; de ki: 'Rabbim onları ufalayıp savuracak, yerlerini düz, kuru bir toprak haline getirecek; orada ne çukur, ne tümsek göreceksin. O gün, hiçbir tarafa sapmadan bir davetçiye uyarlar. Sesler Rahman'ın heybetinden kısılmıştır; ancak bir fısıltı işitirsin.'
  • Diyanet Vakfi

    Böylece yerlerini dümdüz, bomboş bırakacaktır.
  • Edip Yüksel

    'Yerlerini dümdüz, bomboş bırakacaktır.'
  • Elmalılı Hamdi Yazır

    Yerlerini düpedüz bomboş bırakacak
  • Elmalılı (sadeleştirilmiş)

    Yerlerini dümdüz bomboş bir halde bırakacak:
  • Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)

    «Böylece yerlerini dümdüz boş bir halde bırakacak.»
  • Fizilal-il Kuran

    Yerlerini dümdüz ve çırılçıplak bir alana dönüştürür.
  • Gültekin Onan

    "Yerlerini bomboş, çırçıplak bırakacaktır."
  • Hasan Basri Çantay

    «(Savuracak) da yerlerini dümdüz bir toprak haalinde bırakacak».
  • Hayrat Neşriyat

    'Onları(n yerlerini) dümdüz, bomboş bir hâlde bırakacak!'
  • İbni Kesir

    Yerlerini düz, kuru bir toprak haline getirecek.
  • Kadri Çelik

    “Yerlerini bomboş, çırçıplak bırakacaktır.”
  • Muhammed Esed

    yeri dümdüz ve çıplak bir hale getirecek,
  • Ömer Nasuhi Bilmen

    «Artık onları dümdüz, bomboş bir halde bırakacaktır.»
  • Ömer Öngüt

    “Yerlerini dümdüz, bomboş bırakacaktır. ”
  • Şaban Piriş

    Yerlerini de dümdüz, kuru bir toprak haline getirecektir.
  • Suat Yıldırım

    (105-106) Bir de sana o gün, dağların durumunu sorarlar. De ki: "Rabbim onları darmadağın edecek, ufalayıp savuracak, yerlerini dümdüz, boş vaziyette bırakacak."
  • Süleyman Ateş

    Yerlerini boş, dümdüz bırakacaktır.
  • Tefhim-ul Kuran

    «Yerlerini bomboş, çırçıplak bırakacaktır.»
  • Ümit Şimşek

    Yerlerini dümdüz, bomboş bırakacak.
  • Yaşar Nuri Öztürk

    "Yerlerini bomboş, dümdüz bırakacaktır."

KuranAra.com hakkında

33 farklı kuran mealini aynı anda okumanızı ve kıyaslamanızı sağlar, Kuran ayetlerinin Arapçasını okunaklı şekilde sunar. Arapça okunuşlarını Türkçe seslendirme karşılığıyla birlikte görebilmenize yarar. Hepsinden önemlisi, Çok uzun çalışmalar sonucu özel olarak geliştirilmiş arama motoru ile; Tüm kuran meallerini ve arapça karşılıklarını doğru ve hızlı şekilde aramanızı sağlar.