سَوَاء عَلَيْهِمْ أَسْتَغْفَرْتَ لَهُمْ أَمْ لَمْ تَسْتَغْفِرْ لَهُمْ لَن يَغْفِرَ اللَّهُ لَهُمْ إِنَّ اللَّهَ لَا يَهْدِي الْقَوْمَ الْفَاسِقِينَ
sevâun
musavi, bir, eşit, aynı
aleyhim
onlara, onlar için
estagferte
sen mağfiret diledin
lehum
onlar için
em
veya (olsa da olmasa da)
lem testagfir
sen dilemedin
lehum
onlar için
len
asla olmaz
yagfire allâhu
Allah mağfiret eder, bağışlar
lehum
onlara, onları
inne allâhe
muhakkak ki Allah
lâ yehdî
hidayete erdirmez
el kavme
kavim
el fâsikîne
fasıklar