يُبَصَّرُونَهُمْ يَوَدُّ الْمُجْرِمُ لَوْ يَفْتَدِي مِنْ عَذَابِ يَوْمِئِذٍ بِبَنِيهِ
yubassarûne-hum
birbirlerine gösterilirler
yeveddu
temenni eder, olmasını ister
el mucrimu
günahkâr
lev
keşke, olsa, olabilse
yeftedî
fidye olarak verir
min azâbi
azaptan
yevmi izin
izin günü
bi benî-hi
oğullarını