1. 117. Ayeti

مَا قُلْتُ لَهُمْ إِلاَّ مَا أَمَرْتَنِي بِهِ أَنِ اعْبُدُواْ اللّهَ رَبِّي وَرَبَّكُمْ وَكُنتُ عَلَيْهِمْ شَهِيدًا مَّا دُمْتُ فِيهِمْ فَلَمَّا تَوَفَّيْتَنِي كُنتَ أَنتَ الرَّقِيبَ عَلَيْهِمْ وَأَنتَ عَلَى كُلِّ شَيْءٍ شَهِيدٌ

  • mâ kultu lehum

    onlara söylemedim

  • illâ mâ emerte-nî

    bana emrettiğinden başka bir şey

  • bi-hi

    onu

  • en(i) i'budû

    kul olmak, kul olmalarını

  • allâhe

    Allâh (cc.)'a

  • rabbî ve rabbe-kum

    benim Rabb'im ve sizin Rabb'iniz

  • ve kuntu

    ve ben oldum

  • aleyhim şehîden

    onların üzerine şâhid

  • mâ dumtu fî-him

    onların arasında, bulunduğum sürece

  • fe

    artık, fakat

  • lemmâ

    olunca, olduğu zaman

  • teveffeyte-nî

    sen beni vefat ettirdin, aralarından aldın

  • kunte

    sen ...oldun

  • ente

    sen

  • er rakîbe aleyhim

    onları gözeten, gözetleyen, onlara murakip

  • ve ente

    ve sen

  • alâ kulli şey'in

    her şeye

  • şehîdun

    şâhid

MÂİDE suresi - 117. ayeti mealleri

  • Abdulbaki Gölpınarlı

    Onlara, ancak bana emrettiğini söyledim, Rabbime ve Rabbinize kulluk edin dedim. İçlerinde bulundukça gözetirdim, korurdum onları, fakat beni aldıktan sonra onların ne yaptıklarını sen gördün ve sen her şeye hakkıyla tanıksın.
  • Abdullah Parlıyan

    Ben onlara, söylememi emrettiğin şeyden başkasını söylemedim. Benim Rabbim ve sizin Rabbiniz olan Allah'a kulluk edin, dedim. Ve onların arasında yaşadığım sürece onlar üzerine kontrolcü idim. Beni aralarından alıp katına yükselttiğinde üzerlerinde denetleyici sadece sendin. Sen zaten, herşeye yeterince şahitsin.
  • Adem Uğur

    Ben onlara, ancak bana emrettiğini söyledim: Benim de Rabbim, sizin de Rabbiniz olan Allah'a kulluk edin, dedim. İçlerinde bulunduğum müddetçe onlar üzerine kontrolcü idim. Beni vefat ettirince artık onlar üzerine gözetleyici yalnız sen oldun. Sen her şeyi hakkıyle görensin.
  • Ahmed Hulusi

    "Onlara: 'Benim ve sizin Rabbiniz olan Allâh'a kulluk bilincine erin' diye senin bana emrettiğinden başka bir şey söylemedim. . . Ben aralarında bulunduğum sürece üzerlerine şahit idim. . . Beni vefat ettirdin! Onlar üzerine Rakıyb sen oldun!. . Sensin her şey üzerine şahit!"
  • Ahmet Tekin

    'Ben onlara, yalnızca bana emrettiğini söyledim. Benim Rabbim, sizin de Rabbiniz olan Allah’ı ilâh tanıyın, candan müslümanlar olarak Allah’a bağlanın, saygıyla Allah’a kulluk ve ibadet edin.' dedim.'İçlerinde bulunduğum müddetce, kutsal kitabı bilen, onlara tebliğ eden, çözüm üreten, örnek bir önder, olanları, doğruları bilen ve konuşan bir şâhit idim. Fakat sen, ecelimle benim ruhumu alarak ölümümü gerçekleştirince, onları denetleyen sadece Sen oldun. Sen her an, açık-gizli, her şeye şâhitsin.'
  • Ahmet Varol

    Ben onlara sadece senin emrettiğin üzere 'Benim de Rabbim, sizin de Rabbiniz olan Allah'a kulluk edin' dedim. İçlerinde bulunduğum sürece üzerlerine şahit idim. Beni ecelime yetirmenden sonra onları gözeten sendin. Sen her şeyin üzerine şahitsin.
  • Ali Bulaç

    "Ben onlara bana emrettiklerinin dışında hiç bir şeyi söylemedim. (O da şuydu:) 'Benim de Rabbim, sizin de Rabbiniz olan Allah'a kulluk edin.' Onların içinde kaldığım sürece, ben onların üzerinde bir şahidim. Benim (dünya) hayatıma son verdiğinde, üzerlerindeki gözetleyici Sen'din. Sen her şeyin üzerine şahid olansın."
  • Ali Fikri Yavuz

    Sen bana ne emrettinse, ben kendilerine ondan başkasını söylemedim. Hep, Rabbim ve Rabbiniz olan Allah’a kulluk edin, dedim ve aralarında bulunduğum müddet, üzerlerine gözcü idim. Ne zaman ki beni içlerinden aldın, üzerlerinde gözetleyici yalnız sen kaldın. Zaten sen her şeye şâhidsin.
  • Bayraktar Bayraklı

    “Ben onlara, ancak bana emrettiğini söyledim. ‘Benim de rabbim, sizin de rabbiniz olan Allah'a kulluk ediniz' dedim. İçlerinde bulunduğum müddetçe onlar üzerinde kontrolcü idim. Beni vefat ettirince, artık onlar üzerinde gözetleyici yalnız sen oldun. Sen her şeyi hakkı ile görensin.”
  • Bekir Sadak

    (116-11) 7 Allah, «Ey Meryem oglu Isa! Sen mi insanlara Beni ve annemi Allah'tan baska iki tanri olarak benimseyin dedin?» demisti de, «Hasa, hak olmayan sozu soylemek bana yarasmaz; eger soylemissem, suphesiz Sen onu bilirsin; Sen, benim icimde olani bilirsin; ben Senin icinde olani bilmem; dogrusu gorulmeyeni bilen ancak Sensin» demisti, «Ben onlara sadece 'Rabbim ve Rabbiniz olan Allah'a kulluk edin' diye bana emrettigini soyledim. Aralarinda bulundugum muddetce onlar hakkinda sahiddim, beni aralarindan aldiginda onlari Sen gozluyordun. Sen her seye sahidsin.»
  • Celal Yıldırım

    Onlara sadece bana emrettiğini söyledim: «Benim de Rabbim, sizin de Rabblniz olan Allah'a kulluk edin». Onlar arasında bulunduğum sürece kendilerine şâhid idim. Beni aralarından tutup aldığında, üzerlerinde denetleyici olarak (sadece) sen kaldın ; sen her şeye yeterince şâhidsin.
  • Cemal Külünkoğlu

    (Ya Rabbi!) “Ben onlara, (söylememi) emrettiğinden başkasını söylemedim. ‘Benim de Rabbim, sizin de Rabbiniz olan Allah'a kulluk edin' dedim. İçlerinde bulunduğum müddetçe onlar üzerine denetçiydim. Ne zaman ki beni içlerinden aldın artık onlar üzerine gözetleyici yalnız sen oldun. Sen her şeye hakkiyle şahitsin.”
  • Diyanet İşleri (eski)

    (116-117) Allah, 'Ey Meryem oğlu İsa! Sen mi insanlara Beni ve annemi Allah'tan başka iki tanrı olarak benimseyin dedin?' demişti de, 'Haşa, hak olmayan sözü söylemek bana yaraşmaz; eğer söylemişsem, şüphesiz Sen onu bilirsin; Sen, benim içimde olanı bilirsin; ben Senin içinde olanı bilmem; doğrusu görülmeyeni bilen ancak Sensin' demişti, 'Ben onlara sadece 'Rabbim ve Rabbiniz olan Allah'a kulluk edin' diye bana emrettiğini söyledim. Aralarında bulunduğum müddetce onlar hakkında şahiddim, beni aralarından aldığında onları Sen gözlüyordun. Sen her şeye şahidsin.'
  • Diyanet Vakfi

    Ben onlara, ancak bana emrettiğini söyledim: Benim de Rabbim, sizin de Rabbiniz olan Allah'a kulluk edin, dedim. İçlerinde bulunduğum müddetçe onlar üzerine kontrolcü idim. Beni vefat ettirince artık onlar üzerine gözetleyici yalnız sen oldun. Sen her şeyi hakkıyle görensin.
  • Edip Yüksel

    'Ben onlara 'Rabbim ve Rabbiniz olan ALLAH'a kulluk edin' diye bana emrettiğinden başkasını demedim. Aralarında bulunduğum sürece onlara tanıktım. Canımı aldıktan sonra ise sen onların üzerine gözetleyici oldun. Sen her şeye Tanıksın.'
  • Elmalılı Hamdi Yazır

    sen bana ne emrettinse ben onlara ancak onu söyledim: hep rabbim ve rabbiniz Allaha kulluk edin dedim ve içlerinde bulunduğum müddetce üzerlerinde şâhid idim, vaktâki beni içlerinden aldın üzerlerinde murâkıb ancak sen kaldın ve zaten sen her şey'e şahidsin
  • Elmalılı (sadeleştirilmiş)

    Sen bana ne emrettinse, ben onlara sadece onu söyledim. Hep «Rabbim ve Rabbiniz olan Allah'a kulluk edin!» dedim. Aralarında bulunduğum müddetçe üzerlerinde kontrolcü idim. Ne zaman ki beni içlerinden aldın, onları gözetleyen yalnız Sen kaldın. Zaten Sen herşeye şahitsin.»
  • Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)

    «Ben onlara sadece, senin bana emrettiklerini söyledim. Benim ve sizin Rabbınız olan Allah'a kulluk edin, dedim. Aralarında olduğum müddetçe onlara şahit idim, fakat sen beni vefat ettirince onları gözetleyen yalnız sen oldun. Sen herşeyi görensin.
  • Fizilal-il Kuran

    Ben onlara sadece bana emrettiğini yani «Benim ve sizin Rabbiniz olan Allah'a kulluk ediniz dedim. Aralarında bulunduğum sürece onların üzerinde gözetleyici oldum. Fakat sen canımı alınca onların tek gözetleyicisi Sen oldun. Her şeyin şahidi Sensin.
  • Gültekin Onan

    "Ben onlara bana buyurduklarının dışında hiç bir şeyi söylemedim. (O da şuydu:) 'Benim de rabbim, sizin de rabbiniz (olan) Tanrı'ya kulluk edin.' Onların içinde kaldığım sürece, ben onların üzerinde bir şahidim. Benim hayatıma son verdiğinde, üzerlerindeki gözetleyici sendin. Sen herşeyin üzerine şahid olansın."
  • Hasan Basri Çantay

    Ben onlara senin bana emretdiğinden başkasını söylemedim, (dediğim hep şu idi:) «Benim de Rabbim, sizin de Rabbiniz olan Allaha kulluk edin. Ben içlerinde bulunduğum müddetçe üzerlerinde bir kontrolcu idim. Fakat vaktâ ki Sen beni (içlerinden) aldın, üstlerinde nigehban yalınız Sen oldun. (Zâten) Sen (her zaman) her şey'e hakkıyle şâhidsin».
  • Hayrat Neşriyat

    '(Ben) onlara: 'Benim de Rabbim, sizin de Rabbiniz olan Allah’a ibâdet edin!’ diye (senin) bana, o emrettiğinden başka bir şey söylemedim. İçlerinde bulunduğum müddetçe, onların üzerinde bir şâhid (bir gözetleyici) idim. Nihâyet beni (aralarından)alınca, onları hakkıyla gözetleyici olan ancak sen idin! Ve sen, herşeye hakkıyla şâhid olansın!'
  • İbni Kesir

    Ben; onlara Senin bana buyuduğundan başkasını söylemedim. Rabbım ve Rabbınız olan Allah'a kulluk edin, dedim. Ben, aralarında bulunduğum sürece üzerlerine şahid idim. Beni öldürdüğünde onların murakıbı Sensin. Sen herşeye şahidsin.
  • Kadri Çelik

    “Ben onlara, “Sadece Rabbim ve Rabbiniz olan Allah'a ibadet edin” diye bana emrettiğini söyledim. Aralarında bulunduğum müddetçe onlar hakkında şahidim, beni aralarından aldığında onları sen gözlüyordun. Sen her şeye şahitsin.”
  • Muhammed Esed

    Ben onlara (söylememi) emrettiğin şeyden başkasını söylemedim: 'Benim Rabbim ve sizin Rabbiniz (olan) Allaha kulluk edin (dedim). Ve onların arasında yaşadığım sürece yaptıklarına şahitlik ettim: Ama Sen bana ölümü verdikten sonra onların koruyucusu yalnız Sen oldun: Zaten Sen her şeye şahitsin.
  • Ömer Nasuhi Bilmen

    «Ben onlara senin bana emrettiğinden başkasını söylemedim, benim ve sizin Rabbimiz olan Allah Teâlâ'ya ibadet ediniz, dedim. Ve ben içlerinde bulunduğum müddetçe üzerlerine şahit olmuş idim, Vaktâ ki beni aldın, onların üzerlerine murakıp ancak Sen oldun ve Sen herşey üzerine tamamıyla şahitsin.»
  • Ömer Öngüt

    “Ben onlara sadece: 'Benim ve sizin Rabbiniz olan Allah'a kulluk edin!' diye bana emrettiğini söyledim. Aralarında bulunduğum müddetçe onlara şâhit idim. Beni aralarından aldığında, artık onların üzerinde gözetleyici yalnız sen oldun. Sen her şeye şâhitsin. ”
  • Şaban Piriş

    Ben onlara “Rabbim ve Rabbimiz olan Allah’a kulluk edin” diye; senin bana emrettiğin dışında bir şey söylemedim. Aralarında bulunduğum sürece onlara şahit oldum. Beni öldürdüğün zaman da onları sen gözetiyordun. Sen, her şeye şahitsin.
  • Suat Yıldırım

    (116-118) Hem Allah Teâlâ: "Ey Meryem oğlu İsa!" Sen mi insanlara "Beni ve annemi Allah’tan başka iki tanrı edinin" dedin? sorguladığı vakit o şöyle diyecek: "Hâşa! Sen şerikden ve her noksandan münezzehsin Ya Rabbî! Hakkım olmayan bir şeyi söylemem doğru olmaz, bana yakışmaz." "Hem söylediysem malûmundur elbet. Benim varlığımda olan her şeyi Sen bilirsin, ama ben Sen’in Zatında olanı bilemem. Bütün gaybleri hakkıyla bilen ancak Sen’sin." "Sen ne emrettinse ben onlara, bundan başka bir şey söylemedim. Dediğim hep şu idi: "Rabbim ve Rabbiniz olan Allah’a kulluk edin." "Ya Rabbî! Ben aralarında olduğum müddetçe onları kolladım. Fakat vakta ki Sen beni aralarından tutup aldın, onları görüp denetleyen yalnız Sen kaldın. Sen gerçekten her zaman, her şeye hakkıyla şahitsin. Eğer onları cezalandırırsan, şüphe yok ki onlar Sen’in kullarındır. Onları affedersen, aziz-u hakîm (üstün kudret, tam hüküm ve hikmet sahibi) ancak Sen’sin."
  • Süleyman Ateş

    "Ben onlara: Benim ve sizin Rabbiniz olan Allah'a kulluk edin, diye senin bana emretmiş olduğundan başka bir şey söylemedim. Ben onların içinde olduğum sürece onları kolladım, fakat sen beni vefat ettirince onları gözetleyen (yalnız) Sen oldun. Sen herşeyi görensin.
  • Tefhim-ul Kuran

    «Ben onlara bana emrettiklerinin dışında hiç bir şeyi söylemedim. (O da şuydu:) 'Benim de Rabbim, sizin de Rabbiniz olan Allah'a kulluk edin.' Onların içinde kaldığım sürece, ben onların üzerinde bir şahidim. Benim (dünya) hayatıma son verdiğinde, üzerlerindeki gözetleyici Sen'din. Sen her şeyin üzerine şahid olansın.»
  • Ümit Şimşek

    'Senin Bana emrettiğinden başkasını ben onlara söylemedim. 'Benim Rabbim ve sizin Rabbiniz olan Allah'a kulluk edin' dedim. Onlar arasında bulunduğum sürece ben onların şahidiydim. Sen beni öldürdükten sonra ise onlar üzerinde gözetleyici olan yalnız Sen idin. Çünkü Sen herşeyin şahidisin.
  • Yaşar Nuri Öztürk

    "Onlara, senin bana emrettiğin şu sözden başka bir şey söylemedim: 'Benim Rabbim ve sizin de Rabbiniz olan Allah'a kulluk edin.' İçlerinde olduğum sürece üzerlerine tanıktım. Sen beni vefat ettirince üzerlerine yalnız sen gözetleyici oldun. Ve sen zaten her şey üzerinde bir Şehîdsin, bir tanıksın."

KuranAra.com hakkında

33 farklı kuran mealini aynı anda okumanızı ve kıyaslamanızı sağlar, Kuran ayetlerinin Arapçasını okunaklı şekilde sunar. Arapça okunuşlarını Türkçe seslendirme karşılığıyla birlikte görebilmenize yarar. Hepsinden önemlisi, Çok uzun çalışmalar sonucu özel olarak geliştirilmiş arama motoru ile; Tüm kuran meallerini ve arapça karşılıklarını doğru ve hızlı şekilde aramanızı sağlar.