وَلَقَدْ فَتَنَّا سُلَيْمَانَ وَأَلْقَيْنَا عَلَى كُرْسِيِّهِ جَسَدًا ثُمَّ أَنَابَ
ve lekad
ve andolsun
fetennâ
imtihan ettik, denedik
suleymâne
Süleyman
ve elkaynâ
ve ulaştırdık, bıraktık
alâ
üzerine
kursiyyi-hi
onun tahtı, kürsüsü
ceseden
ceset olarak
summe
sonra
enâbe
döndü, yöneldi