وَلْيَخْشَ الَّذِينَ لَوْ تَرَكُواْ مِنْ خَلْفِهِمْ ذُرِّيَّةً ضِعَافًا خَافُواْ عَلَيْهِمْ فَلْيَتَّقُوا اللّهَ وَلْيَقُولُواْ قَوْلاً سَدِيدًا
velyahşa (ve li yahşa)
ve sakınsınlar, korksunlar, çekinsinler
ellezîne
onlar, ... olanlar
lev terakû
eğer bırakmış olsalardı
min halfi-him
arkalarından
zurriyyeten
zürriyet, nesil, çocuklar
dıâfen
zayıf, kuvvetsiz
hâfû
korktular
aleyhim
onlara, onların üzerine, onlar için
felyettekû (fe li yettekû )
artık Allah'a karşı takva sahibi olsunlar
allâhe
Allah
velyekûlû (ve li yekûlû )
ve söylesinler
kavlen
söz
sedîdan
doğru, dürüst, adaletli