يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُواْ لاَ تَأْكُلُواْ أَمْوَالَكُمْ بَيْنَكُمْ بِالْبَاطِلِ إِلاَّ أَن تَكُونَ تِجَارَةً عَن تَرَاضٍ مِّنكُمْ وَلاَ تَقْتُلُواْ أَنفُسَكُمْ إِنَّ اللّهَ كَانَ بِكُمْ رَحِيمًا
yâ eyyuhâ
ey
ellezîne
onlar, ... olanlar
âmenû
âmenû oldular, îmân ettiler, yaşarken Allah'a ulaşmayı dilediler
lâ te'kulû
yemeyin
emvâle-kum
mallarınızı
beyne-kum
kendi aranızda
bi el bâtılı
bâtılla, haksızlıkla
illâ
ancak, hariç
en tekûne
sizin ... olmanız
ticâraten
ticaret, alış veriş
an terâdın
rızanız, razı olmanız
min-kum
sizden, birbirinizden
ve lâ taktulû
ve öldürmeyin
enfuse-kum
nefslerinizi, kendi kendinizi, birbirinizi
inne
muhakkak
allâhe
Allah
kâne
oldu, idi, ...dır
bi-kum
size, size karşı
rahîmen
rahim