فَخَلَفَ مِن بَعْدِهِمْ خَلْفٌ أَضَاعُوا الصَّلَاةَ وَاتَّبَعُوا الشَّهَوَاتِ فَسَوْفَ يَلْقَوْنَ غَيًّا
fe
böylece, bundan sonra
halefe
arkasından geldi
min ba'di-him
onlardan sonra
halfun
sonraki nesil
edâu es salâte
namazı ihmal (zayi) ettiler
vettebeû (ve ittebeû)
ve tâbî oldular
eş şehevâti
şehvetler, nefsin arzuları
fe sevfe
artık yakında
yelkavne
karşılaşacaklar
gayyen
gayy (cehennemde bir bölüm)