يَقْدُمُ قَوْمَهُ يَوْمَ الْقِيَامَةِ فَأَوْرَدَهُمُ النَّارَ وَبِئْسَ الْوِرْدُ الْمَوْرُودُ
yakdumu
öne geçecek, önderlik yapacak
kavme-hu
onun kavmi, kendi kavmi
yevme el kıyâmeti
kıyâmet günü
fe
böylece
evrede-hum
onları girdirdi (götürür, götürecek)
en nâre
ateş
ve bi'se
ve (ne) kötü
el virdu
yer
el mevrûdu
vardıkları yer, girdikleri yer