فَأَمَّا عَادٌ فَاسْتَكْبَرُوا فِي الْأَرْضِ بِغَيْرِ الْحَقِّ وَقَالُوا مَنْ أَشَدُّ مِنَّا قُوَّةً أَوَلَمْ يَرَوْا أَنَّ اللَّهَ الَّذِي خَلَقَهُمْ هُوَ أَشَدُّ مِنْهُمْ قُوَّةً وَكَانُوا بِآيَاتِنَا يَجْحَدُونَ
fe
böylece, artık, fakat
emmâ
fakat, ise
âdun
Ad (kavmi)
fe
böylece, daha sonra
istekberû
büyüklendiler, kibirlendiler
fî el ardı
yeryüzünde
bi gayri
olmaksızın
el hakkı
hak
ve kâlû
ve dediler
men
kim
eşeddu
daha kuvvetli, daha güçlü
min-nâ
bizden
kuvveten
kuvvet bakımından
e
mi
ve lem yerev
ve görmediler
enne
olduğunu
allâhe
Allah
ellezî
ki o
halaka-hum
onları yarattı
huve
o
eşeddu
daha kuvvetli, daha güçlü
min-hum
onlardan
kuvveten
kuvvet bakımından
ve kânû
ve oldular, idiler
bi âyâti-nâ
âyetlerimizi
yechadûne
bilerek inkâr ediyorlar