قَدْ خَسِرَ الَّذِينَ قَتَلُواْ أَوْلاَدَهُمْ سَفَهًا بِغَيْرِ عِلْمٍ وَحَرَّمُواْ مَا رَزَقَهُمُ اللّهُ افْتِرَاء عَلَى اللّهِ قَدْ ضَلُّواْ وَمَا كَانُواْ مُهْتَدِينَ
kad
oldu, olmuştu
hasira
hüsranda oldu
ellezîne
o kimseler ki, onlar
katelû
öldürdüler
evlâde-hum
kendi evlâtlarını
sefehan
sefih olarak, akılsızca, aptalca
bi gayri ilmin
bir ilmi olmaksızın
ve harramû
ve haram kıldılar
mâ
şey(ler)
razaka-hum allâhu
Allah onları rızıklandırdı
iftirâen
yalan yere iftira ederek
alâ allâhi
Allah'a karşı, Allah'a
kad
oldu (olmuştu)
dallû
dalâlette kaldılar, oldular
ve mâ kânû
ve olmadılar, değiller
muhtedîne
hidayete eren kimseler