أَفَرَأَيْتَ مَنِ اتَّخَذَ إِلَهَهُ هَوَاهُ وَأَضَلَّهُ اللَّهُ عَلَى عِلْمٍ وَخَتَمَ عَلَى سَمْعِهِ وَقَلْبِهِ وَجَعَلَ عَلَى بَصَرِهِ غِشَاوَةً فَمَن يَهْدِيهِ مِن بَعْدِ اللَّهِ أَفَلَا تَذَكَّرُونَ
e
mi
fe
öyleyse, bu durumda, hâlâ
reeyte
sen gördün
men
kim, kimse, kişi
ittehaze
edindi
ilâhe-hu
onun ilâhı, kendi ilâhı
hevâ-hu
onun hevası, kendi hevası
bi sûretin
bir sureyi
min misli-hi
Allah
ved'û (ve ud'û)
ve davet edin, çağırın
şuhedâe-kum
ve mühürledi
min dûni allâhi
üzerine, ... a
in kuntum
eğer siz iseniz
sâdıkîne
sadıklar, doğru söyleyenler
ve kıldı
alâ
üzerine, ... a
basari-hi
gışâveten
men
kim, kimse, kişi
yehdî-hi
onu hidayete erdirir
min ba'di allâhi
Allah'tan sonra
e
mi
fe
öyleyse, bu durumda, hâlâ
lâ tezekkerûne
tezekkür etmiyorsunuz