يَعْتَذِرُونَ إِلَيْكُمْ إِذَا رَجَعْتُمْ إِلَيْهِمْ قُل لاَّ تَعْتَذِرُواْ لَن نُّؤْمِنَ لَكُمْ قَدْ نَبَّأَنَا اللّهُ مِنْ أَخْبَارِكُمْ وَسَيَرَى اللّهُ عَمَلَكُمْ وَرَسُولُهُ ثُمَّ تُرَدُّونَ إِلَى عَالِمِ الْغَيْبِ وَالشَّهَادَةِ فَيُنَبِّئُكُم بِمَا كُنتُمْ تَعْمَلُونَ
ya'tezirûne
özür beyan ederler
ileykum
size
izâ reca'tum
siz geri döndüğünüz zaman
ileyhim
onlara
kul
de
lâ ta'tezirû
özür beyan etmeyin
len nu'mine
asla inanmıyoruz
lekum
sizin için, size
kad
olmuştu
nebbe ene allâhu
Allah bana haber verdi, bildirdi
min ahbâri-kum
sizin haberlerinizden (haberlerinizi), durumunuzdan (durumunuzu)
ve se yerâ allâhu
ve Allah görecek
amele-kum
sizin amellerinizi
ve resûlu-hu
ve onun resûlü
summe
sonra
tureddûne
döndürüleceksiniz
ilâ
...e
âlimil gaybi
gaybı bilen
ve eş şehâdetî
ve görünen
fe yunebbiu-kum
böylece size haber verecek
bi mâ
şeyleri
kuntum
oldunuz
ta'melûne
yapıyorsunuz