فَهَلْ عَسَيْتُمْ إِن تَوَلَّيْتُمْ أَن تُفْسِدُوا فِي الْأَرْضِ وَتُقَطِّعُوا أَرْحَامَكُمْ
fe
o zaman, öyleyse, yoksa
hel
(öyle) mi
aseytum
sizden umulur, beklenir
in
eğer
tevelleytum
siz döndünüz
en tufsidû
fesat çıkarmanız
fî el ardı
yeryüzünde
ve tukattıû
ve kesersiniz, öldürürsünüz
erhâme-kum
akrabalarınız, birbiriniz