وَدَانِيَةً عَلَيْهِمْ ظِلَالُهَا وَذُلِّلَتْ قُطُوفُهَا تَذْلِيلًا
ve dâniyeten
ve yakın
aleyhim
onların üzerine, onlara
zılâlu-hâ
onun gölgeleri
ve zullilet
ve zelil yapıldı, (kolay koparılması için) yaklaştırıldı
kutûfu-hâ
onun olgunlaşmış meyveleri
tezlîlen
zelil olarak, emre hazır olarak