قُلْ إِنَّمَا أَنَا بَشَرٌ مِّثْلُكُمْ يُوحَى إِلَيَّ أَنَّمَا إِلَهُكُمْ إِلَهٌ وَاحِدٌ فَاسْتَقِيمُوا إِلَيْهِ وَاسْتَغْفِرُوهُ وَوَيْلٌ لِّلْمُشْرِكِينَ
kul
de, söyle
innemâ
ancak, sadece
ene
ben
beşerun
bir insan
mislu-kum
sizin gibi
yûhâ
vahyediliyor
ileyye
bana
ennemâ
olduğu
ilâhu-kum
sizin ilâhınız
ilâhun
ilâh
vâhidun
tek, bir tane
fe
öyleyse, artık
istekîmû
yönelin
ileyhi
ona
ve
ve
istagfirû-hu
ona istiğfar edin, ondan mağfiret dileyin
ve veylun
ve vay haline
li
için, ... e, ... in
el muşrikîne
müşrikler, ortak koşanlar