يَا بَنِيَّ اذْهَبُواْ فَتَحَسَّسُواْ مِن يُوسُفَ وَأَخِيهِ وَلاَ تَيْأَسُواْ مِن رَّوْحِ اللّهِ إِنَّهُ لاَ يَيْأَسُ مِن رَّوْحِ اللّهِ إِلاَّ الْقَوْمُ الْكَافِرُونَ
yâ beniyye izhebû
ey oğullarım, gidiniz
fe
artık
tehassesû
iyice araştırın
min yûsufe
Yusuf'tan, Yusuf'u
ve ehî-hi
ve onun kardeşi
ve lâ te'yesû
ve umut kesmeyin
min revhi allâhi (er revhu)
Allah'ın rahmetinden, Allah'ın vereceği ferahlıktan, sevinçten : (sevinç, ferahlık, rahmet)
inne-hu
çünkü o
lâ ye'yesu
umut kesmezler
min revhi allâhi
Allah'ın rahmetinden, Allah'ın vereceği ferahlıktan, sevinçten
illâ
...den başkası, hariç
el kavmu el kâfirûne
kâfirler kavmi (onu inkâr edenler topluluğu)