وَمَا يَتَّبِعُ أَكْثَرُهُمْ إِلاَّ ظَنًّا إَنَّ الظَّنَّ لاَ يُغْنِي مِنَ الْحَقِّ شَيْئًا إِنَّ اللّهَ عَلَيمٌ بِمَا يَفْعَلُونَ
ve mâ
ve değil, olmaz
yettebiu
tâbî oluyor
ekseru-hum
onların çoğu
illâ
...den başka, sadece, hariç
zannen
zanna
inne ez zanne
şüphesiz zan
lâ yugnî
fayda vermez, bir şey kazandırmaz (gani yapmaz)
min
...den
el hakkı
hak
şey'en
şey
innallâhe
muhakkak ki Allah
alîmun
en iyi bilendir
bi-mâ
şeyleri
yef'alûne
onların yaptıklarını