رَضُواْ بِأَن يَكُونُواْ مَعَ الْخَوَالِفِ وَطُبِعَ عَلَى قُلُوبِهِمْ فَهُمْ لاَ يَفْقَهُونَ
radû
razı oldular
bi en yekûnû
ile olmaya
mea
beraber
el havâlifi
(savaşa katılmayıp) geri kalanlar
ve tubia
ve tabedildi, mühürlendi
alâ kulûbi-him
onların kalplerinin üzeri
fe hum
böylece onlar
lâ yefkahûne
fıkıh edemezler, idrak edemezler, anlayamazlar