1. Kuran
  2. TÂHÂ Suresi
  3. 71. Ayeti

قَالَ آمَنتُمْ لَهُ قَبْلَ أَنْ آذَنَ لَكُمْ إِنَّهُ لَكَبِيرُكُمُ الَّذِي عَلَّمَكُمُ السِّحْرَ فَلَأُقَطِّعَنَّ أَيْدِيَكُمْ وَأَرْجُلَكُم مِّنْ خِلَافٍ وَلَأُصَلِّبَنَّكُمْ فِي جُذُوعِ النَّخْلِ وَلَتَعْلَمُنَّ أَيُّنَا أَشَدُّ عَذَابًا وَأَبْقَى

  • kâle

    dedi

  • inne-hu

    inandınız mı, îmân mı ettiniz

  • lehu

    ona

  • kable

    önce

  • en âzene

    (benim) izin vermem

  • lekum

    size

  • inne-hu

    muhakkak o

  • le

    elbette, mutlaka

  • kebîru-kum

    sizin büyüğünüz

  • ellezî

    ki o

  • alleme-kum

    size öğretti

  • es sihra

    sihir, büyü

  • fe

    artık, öyleyse

  • le ukattıanne

    mutlaka keseceğim

  • eydiye-kum

    sizin ellerinizi

  • ve ercule-kum

    ve sizin ayaklarınızı

  • min hilâfin

    çapraz olarak

  • ve le usallibenne-kum

    ve mutlaka sizi asacağım

  • içinde, de

  • cuzûı en nahli

    hurma ağacının gövdesi

  • ve le ta'lemunne

    ve mutlaka öğreneceksiniz

  • eyyu-nâ

    hangimiz

  • eşeddu

    daha şiddetli, daha kuvvetli

  • azâben

    azap

  • ve ebkâ

    ve daha uzun süreli, daha kalıcı olan, bâki olan

TÂHÂ suresi - 71. ayeti mealleri

  • Abdulbaki Gölpınarlı

    Siz dedi Firavun, ben size izin vermeden inandınız mı ona? Şüphe yok ki o size büyü öğreten büyüğünüz. Ellerinizi, ayaklarınızı çaprazlama kestireceğim ve hurma dallarına astıracağım sizi, o vakit bilir, anlarsınız hangimizin azâbı daha çetin ve daha sürekli.
  • Abdullah Parlıyan

    Firavun: “Ben size izin vermeden önce O'na inandınız ha!” dedi. “Mutlaka size sihirbazlığı öğreten ustanız O olmalı. Bana karşı gelmenizden dolayı ellerinizi, ayaklarınızı çaprazlama kestireceğim ve hurma dallarına astıracağım sizi, o vakit bilir, anlarsınız, hangimizin azabı daha çetin ve daha sürekli!”
  • Adem Uğur

    (Firavun) Şöyle dedi: Ben size izin vermeden önce ona inandınız öyle mi! Hakikat şu ki o, size büyü öğreten ulunuzdur. Şimdi elleriniz ile ayaklarınızı tereddüt etmeden çaprazlama keseceğim ve sizi hurma dallarına asacağım! Böylece, hangimizin azabının daha şiddetli ve sürekli olduğunu iyice anlayacaksınız.
  • Ahmed Hulusi

    (Firavun) dedi ki: "Ben size izin vermeden Ona iman ettiniz ha! Muhakkak ki O, size sihri öğreten büyüğünüzdür. . . Andolsun ki, sizin ellerinizi ve sizin ayaklarınızı çaprazlama keseceğim ve elbette sizi hurma dallarından asacağım. . . Hangimizin azapça daha şiddetli ve daha kalıcı olduğunu elbette bileceksiniz!"
  • Ahmet Tekin

    Firavun:'Ben size izin vermeden mi ona boyun eğip, güvendiniz? O, size sihiri öğreten büyüğünüzmüş meğerse. Andolsun ki ellerinizi, ayaklarınızı çaprazlama kesece-ğim. Sizi hurma dallarına asacağım. Böylece, hangimizin cezasının daha şiddetli ve daha kalıcı, daha sürekli olduğunu iyice anlayacaksınız.' dedi.
  • Ahmet Varol

    (Firavun) dedi ki: 'Ben size izin vermeden önce ona iman mı ettiniz? Muhakkak o size büyüyü öğreten büyüğünüzdür. Öyleyse ben de sizin ellerinizi ve bacaklarınızı çaprazlama kesecek ve sizi hurma dallarına asacağım. Siz de hangimizin azabının daha şiddetli ve daha kalıcı olduğunu bileceksiniz!'
  • Ali Bulaç

    (Firavun) Dedi ki: "Ben size izin vermeden önce O'na inandınız öyle mi? Şüphesiz o, size büyüyü öğreten büyüğünüzdür. O halde ben de sizin ellerinizi ve ayaklarınızı çapraz olarak keseceğim ve sizi hurma dallarında sallandıracağım. Siz de elbette, hangimizin azabı daha şiddetliymiş ve daha sürekliymiş öğrenmiş olacaksınız."
  • Ali Fikri Yavuz

    (Firavun, sihirbazlara şöyle) dedi: “- Ben size izin vermeden önce, ona (Mûsa’ya) iman mı ettiniz? O, muhakkak size sihir öğreten büyüğünüzdür. Öyleyse çaresi yok, sizin ellerinizi ve ayaklarınızı çaprazlama keseceğim ve muhakkak sizi hurma dallarına asacağım. Böylece hangimizin azabı daha şiddetli ve devamlı olduğunu gerçekten bileceksiniz.”
  • Bayraktar Bayraklı

    Firavun, “Ben size izin vermeden O'na nasıl inanırsınız? Şüphesiz O, size büyü öğreten büyüğünüzdür. Dönekliğinizden dolayı kesinlikle sizin ellerinizi ve ayaklarınızı keseceğim, sizi hurma dallarına asacağım. Hangimizin azabının daha şiddetli ve kalıcı olduğunu öğreneceksiniz” dedi.
  • Bekir Sadak

    Firavun «Ben size izin vermeden mi O'na inandiniz? Dogrusu size sihri ogreten, buyugunuz odur. And olsun ki, ellerinizi ve ayaklarinizi caprazlama kesecegim, sizi hurma kutuklerine asacagim. Hangimizin azabinin daha cetin ve daha devamli oldugunu bileceksiniz» dedi.
  • Celal Yıldırım

    Fir'avn, «ben size izin vermeden imân mı ettiniz? Şüphesiz ki size sihir öğreten elebaşınız odur. Yemin ederim ki ellerinizi ve, ayaklarınızı çaprazlama keseceğim ve sizi öylece hurma dallarına asacağım ve işte (o zaman) hangimizin azabı daha şiddetli ve sürekli olduğunu elbette bileceksiniz,» dedi.
  • Cemal Külünkoğlu

    Firavun dedi ki: “Ben size izin vermeden ona inandınız ha! O size büyücülüğü öğreten elebaşınızdır. Andolsun ki, sağlı sollu birer el ve ayağınızı kesecek, arkasından sizi hurma dallarına asacağım, böylece hangimizin azabı daha ağır, daha sürekliymiş, öğreneceksiniz.”
  • Diyanet İşleri (eski)

    Firavun 'Ben size izin vermeden mi O'na inandınız? Doğrusu size sihri öğreten, büyüğünüz odur. And olsun ki, ellerinizi ve ayaklarınızı çaprazlama keseceğim, sizi hurma kütüklerine asacağım. Hangimizin azabının daha çetin ve daha devamlı olduğunu bileceksiniz' dedi.
  • Diyanet Vakfi

    (Firavun) Şöyle dedi: Ben size izin vermeden önce ona inandınız öyle mi! Hakikat şu ki o, size büyü öğreten ulunuzdur. Şimdi elleriniz ile ayaklarınızı tereddüt etmeden çaprazlama keseceğim ve sizi hurma dallarına asacağım! Böylece, hangimizin azabının daha şiddetli ve sürekli olduğunu iyice anlayacaksınız.
  • Edip Yüksel

    'Size izin vermeden mi ona inandınız? O, size büyü öğreten ustanız olmalı. Ellerinizi ve ayaklarınızı çaprazlama kesip sizi hurma ağaçlarına asacağım. Hangimizin cezası daha çetin ve sürekli imiş öğreneceksiniz,' dedi.
  • Elmalılı Hamdi Yazır

    Ya! Dedi: ben size izin vermeden ona iyman ettiniz ha? O her halde size sihri öğreten büyüğünüz, o halde ahdim olsun ben ve elbet sizin ellerinizi ve ayaklarınızı çaprazlama keseceğim ve elbette sizleri hurma dallarına asacağım, ve her halde bileceksiniz ki hangimiz azâbca daha şiddetli ve daha bekalı?
  • Elmalılı (sadeleştirilmiş)

    Firavun: «Demek ben size izin vermeden ona iman ettiniz ha! O, mutlaka size sihri öğreten büyüğünüzdür. O halde andolsun ki, ben de sizin ellerinizi ve ayaklarınızı çaprazlama keseceğim ve sizi kesinlikle hurma dallarına asacağım; şüphesiz bileceksiniz hangimizin azap bakımından daha şiddetti ve daha sürekli olduğunu!» dedi.
  • Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)

    Firavun: «Ben size izin vermeden mi ona iman ettiniz? O, muhakkak size sihir öğreten büyüğünüzdür. And olsun ki, ellerinizi ve ayaklarınızı çaprazlama keseceğim ve muhakkak sizi hurma dallarına asacağım. Böylece hangimizin azabının daha şiddetli ve devamlı olduğunu bileceksiniz» dedi.
  • Fizilal-il Kuran

    Firavun dedi ki; «Ben size izin vermeden ona inandınız ha! O size büyücülüğü öğreten elebaşınızdır. andolsun ki, sağlı sollu birer el ve ayağınızı kesecek, arkasından sizi hurma dallarına asacağım, böylece hangimizin azabı daha ağır, daha sürekliymiş, öğreneceksiniz.
  • Gültekin Onan

    (Firavun) Dedi ki: "Ben size izin vermeden önce O'na inandınız, öyle mi? Şüphesiz o, size büyüyü öğreten büyüğünüzdür. O halde ben de sizin ellerinizi ve ayaklarınızı çapraz olarak keseceğim ve sizi hurma dallarında sallandıracağım. Siz de elbette, hangimizin azabı daha şiddetliymiş ve daha sürekliymiş öğrenmiş olacaksınız."
  • Hasan Basri Çantay

    (Fir'avn) dedi: «Ben size izin vermeden ona îman mı etdiniz? Şübhesiz ki o, size sihri öğreten büyüğünüzdür. Öyleyse ben de elbette sizin ellerinizi ve ayaklarınızı çaprazlama keseceğim. Sizi muhakkak hurma dallarına asacağım. Siz de hangimizin azâbı daha çetin ve sürekli olduğunu elbet bileceksiniz».
  • Hayrat Neşriyat

    (Fir'avun:) '(Ben) size izin vermeden ona îmân ettiniz, öyle mi? Şübhesiz ki o, size sihri öğreten büyüğünüzdür. Öyle ise (ben de), mutlaka ellerinizi ve ayaklarınızı çaprazlama keseceğim ve sizi şübhesiz hurma dallarına asacağım! Böylece hangimizin azâbı daha şiddetli ve daha devamlıymış, kat'iyen bileceksiniz!' dedi.
  • İbni Kesir

    Dedi ki: Ben size izin vermeden mi O'na inandınız? Doğrusu o size büyü öğreten büyüğünüzdür. Öyleyse ben de ellerinizi ve ayaklarınızı çaprazlama olarak keseceğim ve sizi hurma kütüklerine asacağım. O zaman hangimizin azabının daha çetin ve devamlı olduğunu bileceksiniz.
  • Kadri Çelik

    (Firavun) Dedi ki: “Ben size izin vermeden önce O'na inandınız, öyle mi? Kuşkusuz o, size büyüyü öğreten büyüğünüzdür. O halde ben de sizin ellerinizi ve ayaklarınızı çapraz olarak keseceğim ve sizi hurma dallarında sallandıracağım. Siz de elbette, hangimizin azabı daha şiddetliymiş ve daha sürekliymiş öğrenmiş olacaksınız.”
  • Muhammed Esed

    (Firavun:) "Ben size izin vermeden mi o'na inandınız?" dedi, "Mutlaka size sihirbazlığı öğreten ustanız o olmalı! Ama bu ihanetinizden ötürü, hiç şüpheniz olmasın, çoğunuzun ellerini ayaklarını kesivereceğim; ve yine hiç şüpheniz olmasın ki, pek çoğunuzu da hurma kütüğüne asacağım ki, böylece hangimizin azapta daha zorlu ve daha sürekli olduğunu iyice anlayasınız!"
  • Ömer Nasuhi Bilmen

    (Fir'avun) Dedi ki: «Ben Size izin vermeden evvel siz O'na imân ettiniz. O sizin büyüğünüzdür ki, size sihri öğretmiştir. Artık sizin ellerinizi ve ayaklarınızı çaprazlama olarak elbette keseceğim ve elbette ki, sizi hurma dallarına asacağım ve elbette ki, bileceksiniz ki hangimiz azapça daha şiddetli ve daha devamlıdır.»
  • Ömer Öngüt

    Firavun dedi ki: “Ben size izin vermeden önce ona inandınız öyle mi? Doğrusu o size sihiri öğreten büyüğünüzdür. Andolsun ki ellerinizi ve ayaklarınızı çaprazlama keseceğim ve muhakkak ki hepinizi hurma kütüklerine asacağım. O zaman hangimizin azabının daha çetin ve daha devamlı olduğunu iyice bileceksiniz. ”
  • Şaban Piriş

    -Ben size izin vermeden ona inandınız ha? Demek ki o size sihri öğreten büyüğünüzdür. Ben de sizin ellerinizi ve ayaklarınızı çaprazlama kestireceğim ve sizi hurma dalına asacağım! O zaman göreceksiniz hangimizin azabı daha şiddetli ve kalıcı imiş!
  • Suat Yıldırım

    "Ya!" dedi Firavun, "benden izin çıkmadan ona inandınız ha! Demek ki size sihri öğreten ustanız oymuş! Ellerinizi ve ayaklarınızı farklı yönlerden keseceğim ve sizi hurma dallarına asacağım! Kimin azabının daha şiddetli, daha devamlı olduğunu işte o zaman anlayacaksınız!"
  • Süleyman Ateş

    (Fir'avn): "Ben size izin vermeden ona inandınız ha? O, size büyü öğreten büyüğünüzdür. Öyleyse ben de sizin ellerinizi ve ayaklarınızı çapraz keseceğim ve sizi hurma dallarına asacağım, hangimizin azâbı daha çetin ve sürekli imiş bileceksiniz!" dedi.
  • Tefhim-ul Kuran

    (Firavun) Dedi ki: «Ben size izin vermeden önce O'na inandınız, öyle mi? Kuşkusuz o, size büyüyü öğreten büyüğünüzdür. O halde ben de sizin ellerinizi ve ayaklarınızı çapraz olarak keseceğim ve sizi hurma dallarında sallandıracağım. Siz de elbette, hangimizin azabı daha şiddetliymiş ve daha sürekliymiş öğrenmiş olacaksınız.»
  • Ümit Şimşek

    Firavun 'Ben size izin vermeden iman ettiniz,' dedi. 'Demek, bu size büyücülüğü öğreten büyüğünüzmüş. Ben de sizin ellerinizi ve ayaklarınızı çaprazlamasına kesip hepinizi hurma dallarında sallandıracağım! O zaman anlarsınız, kimin azabı daha şiddetli, daha sürekliymiş!'
  • Yaşar Nuri Öztürk

    Firavun dedi: "Ben izin vermeden ona inandınız öyle mi? O size, büyüyü öğreten büyüğünüzdür. Yemin olsun, ellerinizi, ayaklarınızı çaprazlama keseceğim ve yemin olsun sizi hurma ağaçlarına asacağım. O zaman iyice bileceksiniz, hangimizin azabı daha şiddetli ve sürekli."

KuranAra.com hakkında

33 farklı kuran mealini aynı anda okumanızı ve kıyaslamanızı sağlar, Kuran ayetlerinin Arapçasını okunaklı şekilde sunar. Arapça okunuşlarını Türkçe seslendirme karşılığıyla birlikte görebilmenize yarar. Hepsinden önemlisi, Çok uzun çalışmalar sonucu özel olarak geliştirilmiş arama motoru ile; Tüm kuran meallerini ve arapça karşılıklarını doğru ve hızlı şekilde aramanızı sağlar.