يَهْدِي بِهِ اللّهُ مَنِ اتَّبَعَ رِضْوَانَهُ سُبُلَ السَّلاَمِ وَيُخْرِجُهُم مِّنِ الظُّلُمَاتِ إِلَى النُّورِ بِإِذْنِهِ وَيَهْدِيهِمْ إِلَى صِرَاطٍ مُّسْتَقِيمٍ
yehdî bihi Allâhu
Allâh onunla (Resûlü ile) hidayet eder (ulaştırır)
men(i) ittebea
tâbî olan kişi, kim tâbî olursa
rıdvâne-hu
onun rızasına
subule
yollar
es selâmi
selamet, teslim
ve yuhricu-hum
ve onları çıkartır
min ez zulumâti
zulmetten, karanlıklardan
ilâ en nûri bi izni-hî
kendi izni ile nur'a aydınlığa
ve yehdî-him
ve onları hidayet eder (ulaştırır)
ilâ sırâtın mustakîmin
Sırâtı Mustakîm'e, "Allâh'a (c.c.) ulaştıran yol"a