كَمَثَلِ الَّذِينَ مِن قَبْلِهِمْ قَرِيبًا ذَاقُوا وَبَالَ أَمْرِهِمْ وَلَهُمْ عَذَابٌ أَلِيمٌ
ke
gibi
meseli
durumu, hal
ellezîne
onlar
min kabli-him
onlardan önce
karîben
yakın
zâkû
tattılar
vebâle
vebal, günah, ağır sonuç
emri-him
onların işleri
ve
ve
lehum
onlar için vardır
azâbun
azap
elîmun
elîm, acıklı