وَعَدَكُمُ اللَّهُ مَغَانِمَ كَثِيرَةً تَأْخُذُونَهَا فَعَجَّلَ لَكُمْ هَذِهِ وَكَفَّ أَيْدِيَ النَّاسِ عَنكُمْ وَلِتَكُونَ آيَةً لِّلْمُؤْمِنِينَ وَيَهْدِيَكُمْ صِرَاطًا مُّسْتَقِيمًا
vaade-kum allâhu
Allah vaadetti
megânime
ganimetler
kesîreten
çok, pekçok
te'huzûne-hâ
onu alırsınız, alacaksınız
fe
böylece
accele
acele etti
lekum
sizin için
hâzihî
bu
ve
ve
keffe
çekti
eydiye
eller
en nâsi
insanlar
an-kum
sizden
ve
ve
li
için, diye
tekûne
olur
âyeten
âyet, delil
li
için, ... e
el mu'minîne
mü'minler
ve
ve
yehdiye-kum
sizi hidayet eder, ulaştırır
sırâtan mustekîmen
Sıratı Müstakîm (Allah'a ulaştıran yol)