جَنَّاتُ عَدْنٍ يَدْخُلُونَهَا يُحَلَّوْنَ فِيهَا مِنْ أَسَاوِرَ مِن ذَهَبٍ وَلُؤْلُؤًا وَلِبَاسُهُمْ فِيهَا حَرِيرٌ
cennâtu
cennetler
adnin
adn
yedhulûne-hâ
ona girerler
yuhallevne
süslenirler, takarlar
fî-hâ
orada
min esâvire
bileziklerden
min zehebin
altın'dan
ve lu'luen
ve inciler
ve li bâsu-hum
ve onların elbiseleri
fî-hâ
orada
harîrun
ipek