فَلَمَّا رَأَى الشَّمْسَ بَازِغَةً قَالَ هَذَا رَبِّي هَذَآ أَكْبَرُ فَلَمَّا أَفَلَتْ قَالَ يَا قَوْمِ إِنِّي بَرِيءٌ مِّمَّا تُشْرِكُونَ
fe lemmâ
fakat olduğu zaman, ... olunca
rae eş şemse
güneşi gördü
bâzigaten
doğarken
kâle hâzâ
dedi, bu
rabbî
benim Rabbim
hâzâ
bu
ekberu
daha büyük, en büyük
fe lemmâ
fakat olduğu zaman, ... olunca
efelet
kaybolup gitti, battı
kâle
dedi
yâ kavmî
ey kavmim
innî
muhakkak ki ben
berîun
uzak
min mâ tuşrikûne
sizin şirk (ortak) koştuğunuz şeylerden