لِّلَّهِ ما فِي السَّمَاواتِ وَمَا فِي الأَرْضِ وَإِن تُبْدُواْ مَا فِي أَنفُسِكُمْ أَوْ تُخْفُوهُ يُحَاسِبْكُم بِهِ اللّهُ فَيَغْفِرُ لِمَن يَشَاء وَيُعَذِّبُ مَن يَشَاء وَاللّهُ عَلَى كُلِّ شَيْءٍ قَدِيرٌ
lillâhi (li allâhi)
Allah'ın, Allah'a ait
mâ fî es semâvâti
göklerde bulunan şeyler
ve mâ fî el ardı
ve yeryüzünde bulunan şeyler
ve in tubdû
ve eğer siz açıklarsanız, açıklasanız
mâ fî enfusi-kum
nefslerinizde, içinizde olan
ev
veya
tuhfû-hu
onu gizlersiniz
yuhâsib-kum
sizi hesaba çeker
bi-hi
onunla
allâhu
Allah
fe
o zaman, o taktirde, artık
yagfiru
mağfiret eder, bağışlar, günahları
li-men
kimseyi
yeşâu
diler
ve yuazzibu
ve azap eder
men
kim, kimse
yeşâu
diler
ve allâhu
ve Allah
alâ kulli şey'in
herşeye
kadîrun
kaadir, kudret sahibi, gücü yeten