1. Kuran
  2. A'RÂF Suresi
  3. 39. Ayeti

وَقَالَتْ أُولاَهُمْ لأُخْرَاهُمْ فَمَا كَانَ لَكُمْ عَلَيْنَا مِن فَضْلٍ فَذُوقُواْ الْعَذَابَ بِمَا كُنتُمْ تَكْسِبُونَ

  • ve kâlet

    ve dedi (dediler)

  • ûlâ-hum

    onların evvelkileri

  • li uhrâ-hum

    onların sonrakilere

  • fe

    böylece, öyleyse, artık

  • mâ kâne lekum

    sizin yoktur

  • aleynâ

    bize

  • min fadlin

    üstünlükten (bir üstünlük)

  • fe zûkû el azâbe

    o zaman, öyleyse azabı tadın

  • bi-mâ

    şeyler sebebiyle

  • kuntum teksibûne

    kazanmış olduğunuz

A'RÂF suresi - 39. ayeti mealleri

  • Abdulbaki Gölpınarlı

    Evvelce girenler, sonrakilere diyecekler ki: Sizin bir üstünlüğünüz yok bize, kazandığınız suçlar yüzünden tadın azâbı.
  • Abdullah Parlıyan

    Ve öncekiler sonrakilere şöyle diyecek: “Demek ki, bizim hatalarımızdan ders almadığınızdan dolayı, bize karşı bir üstünlüğünüz yok. Öyleyse yaptığınız tüm o kötülükler için tadın bu azabı.”
  • Adem Uğur

    Öncekiler de sonrakilere derler ki: Sizin bize bir üstünlüğünüz yok. O halde siz de yaptıklarınıza karşılık azabı tadın!
  • Ahmed Hulusi

    Öncekiler de sonrakilere: "Sizin bize bir üstünlüğünüz yok. . . Uygulamalarınızın getirisi olarak yaşayın azabı!" derler.
  • Ahmet Tekin

    İktidar sahibi liderler, halka:'Sizin bize göre farklı bir tarafınız yok. O halde, siz de işlediğiniz ameller, yüklendiğiniz günahlar sebebiyle azâbı tadın.' derler.
  • Ahmet Varol

    Öncekiler de sonrakilere: 'Sizin bize bir üstünlüğünüz yoktu. Kazandıklarınıza karşılık azabı tadın' derler.
  • Ali Bulaç

    (Bu sefer) Önde gelenler, sonda yer alanlara diyecekler ki: "Sizin bize göre bir üstünlüğünüz yoktur, kazandıklarınıza karşılık olarak azabı tadın."
  • Ali Fikri Yavuz

    Önceki öncüler de sonrakilere; “- Sizin de bize karşı bir üstünlüğünüz olmadı. Artık kendi yaptığınızın cezası olan azabı tadın”, derler.
  • Bayraktar Bayraklı

    Öncekiler de sonrakilere derler ki: “Sizin bize bir üstünlüğünüz yok. O halde siz de yaptıklarınıza karşılık azabı tadın.”
  • Bekir Sadak

    Oncekiler sonrakilere, «Sizin bizden bir ustunlugunuz yoktu, kazandiginiza karsilik azabi tadin» derler. *
  • Celal Yıldırım

    Öncekiler sonrakilere, «Sizin bize karşı bir üstünlüğünüz yoktur. Kazandığınıza karşılık azabı tadın I» diyecekler.
  • Cemal Külünkoğlu

    Ve (bunun üzerine) öncekiler, sonrakilere şöyle diyecek: “Sizin bize karşı bir üstünlüğünüz yoktur. Öyleyse yaptığınız kötülükler yüzünden tadın azabı!”
  • Diyanet İşleri (eski)

    Öncekiler sonrakilere, 'Sizin bizden bir üstünlüğünüz yoktu, kazandığınıza karşılık azabı tadın' derler.
  • Diyanet Vakfi

    Öncekiler de sonrakilere derler ki: Sizin bize bir üstünlüğünüz yok. O halde siz de yaptıklarınıza karşılık azabı tadın!
  • Edip Yüksel

    Öncekiler sonrakilere, 'Sizin bize bir üstünlüğünüz yoktur. Kazandıklarınızdan ötürü azabı tadın,' dediler.
  • Elmalılı Hamdi Yazır

    Öndekiler de sonrakilere derler ki: sizin de bize karşı bir meziyyetiniz olmadı, artık kendi kesbinizin cezası, tadın azabı
  • Elmalılı (sadeleştirilmiş)

    Öndekiler de sonrakilere: «Sizin bize karşı hiçbir üstünlüğünüz olmadı. Artık kendi kazancınızın cezası olarak tadın azabı.» derler.
  • Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)

    Öncekiler de sonrakilere derler ki: «Sizin bizden bir üstünlüğünüz yoktur. O halde yaptıklarınızdan dolayı azabı tadın».
  • Fizilal-il Kuran

    Öncekiler de, kendilerinden sonrakilere, «Sizin de bizden bir farkınız yoktu. O halde siz de işlediğiniz kötülüklerin karşılığı olan azabı çekiniz» derler.
  • Gültekin Onan

    (Bu sefer) Önde gelenler, sonda yer alanlara diyecekler ki: "Sizin bize göre bir üstünlüğünüz yoktur, kazandıklarınıza karşılık olarak azabı tadın."
  • Hasan Basri Çantay

    Onların evvelkileri de sonrakilerine: «Sizin bize karşı hiçbir üstünlüğ (ünüz) yokdur. O halde ne kazanmış idiyseniz karşılığı olan azabı tadın» dedi (diyecek).
  • Hayrat Neşriyat

    Öncekiler ise sonrakilere: 'Hâlbuki (bu mevzu'da) sizin bizim üzerimize hiç bir üstünlüğünüz olmadı, öyle ise kazanageldiğiniz (günahlar) yüzünden azâbı(nızı) tadın!' derler.
  • İbni Kesir

    Öncekiler de sonrakilere: Sizin bizden bir üstünlüğünüz yoktur. Öyleyse ne kazandıysanız karşılığı olan azabı tadın, derler.
  • Kadri Çelik

    Öncekileri (önderleri) sonrakilere (kendilerine uyanlara), “Sizin bizden bir üstünlüğünüz yoktur, kazandığınıza karşılık tadın azabı” derler.
  • Muhammed Esed

    Ve öncekiler, sonrakilere şöyle diyecek: "Demek ki, hiçbir bakımdan bizden üstün kimseler değilmişsiniz! Öyleyse, yaptığınız bütün o kötülükler için, tadın bu azabı!"
  • Ömer Nasuhi Bilmen

    Öndekiler de, sonrakilere diyeceklerdir ki: «Sizin için bizim üzerimize bir fazl (ve rüçhan) yoktur. Binaenaleyh (siz de) kazanır olduğunuz şey sebebiyle azabı tadınız.»
  • Ömer Öngüt

    Öncekiler sonrakilere: “Sizin bizden üstünlüğünüz yoktu, kazandığınıza karşılık azabı tadın!” derler.
  • Şaban Piriş

    Öncekiler ise, kendilerinden sonra gelenlere: -Sizin, bizden bir üstünlüğünüz yoktur, siz de kazanmış olduklarınıza karşılık azabı tadın!” derler.
  • Suat Yıldırım

    Bu sefer öndekiler de sonrakilere derler ki: "Gördünüz ya, sizin bize karşı bir ayrıcalığınız olmadı, artık kendi işlediklerinizin cezası olarak tadın azabı!"
  • Süleyman Ateş

    Öncekiler de sonrakilere dediler ki: "Sizin bize bir üstünlüğünüz yok. O halde siz de kazandıklarınıza karşılık azâbı tadın!"
  • Tefhim-ul Kuran

    (Bu sefer) Önde gelenler, sonda yer alanlara diyecekler ki: «Sizin bize göre bir üstünlüğünüz yoktur, kazandıklarınıza karşılık olarak azabı tadın.»
  • Ümit Şimşek

    Öncekiler de sonrakilere 'Sizin bize bir üstünlüğünüz yok ki,' derler. 'Siz de kendi kazandıklarınızın azabını tadın.'
  • Yaşar Nuri Öztürk

    Öncekiler de sonrakiler için şöyle konuşurlar: "Artık sizin, bizim üzerimizde bir üstünlüğünüz yok. O halde kazandıklarınıza karşılık azabı tadın."

KuranAra.com hakkında

33 farklı kuran mealini aynı anda okumanızı ve kıyaslamanızı sağlar, Kuran ayetlerinin Arapçasını okunaklı şekilde sunar. Arapça okunuşlarını Türkçe seslendirme karşılığıyla birlikte görebilmenize yarar. Hepsinden önemlisi, Çok uzun çalışmalar sonucu özel olarak geliştirilmiş arama motoru ile; Tüm kuran meallerini ve arapça karşılıklarını doğru ve hızlı şekilde aramanızı sağlar.