وَلَمَّا دَخَلُواْ عَلَى يُوسُفَ آوَى إِلَيْهِ أَخَاهُ قَالَ إِنِّي أَنَاْ أَخُوكَ فَلاَ تَبْتَئِسْ بِمَا كَانُواْ يَعْمَلُونَ
ve lemmâ
olduğu zaman
dehalû
girdiler
alâ
...a, huzuruna
yûsufe
Yusuf'un
âvâ
yanına aldı (barındırdı)
ileyhi
ona
ehâ-hu
onun kardeşi
kâle
dedi
in-nî
muhakkak, gerçekten ben
ene
ben
ehû-ke
senin kardeşin
fe
artık
lâ tebteis
üzülme
bi-mâ
dolayısıyla, sebebiyle
kânû
oldular
ya'melûne
yapıyorlar