وَلَقَدْ قَالَ لَهُمْ هَارُونُ مِن قَبْلُ يَا قَوْمِ إِنَّمَا فُتِنتُم بِهِ وَإِنَّ رَبَّكُمُ الرَّحْمَنُ فَاتَّبِعُونِي وَأَطِيعُوا أَمْرِي
ve lekad
ve andolsun
kâle
dedi
lehum
onlara
hârûnu
Harun
min kablu
daha önce
yâ kavmi
ey kavmim
innemâ
sadece, yalnız
futintum
imtihan olundunuz
bi-hi
onunla
ve inne
ve muhakkak
rabbe-kum
sizin Rabbiniz
er rahmânu
Rahmân
fettebiûnî (fe ittebiû-nî)
artık bana tâbî olun
ve etîû
ve itaat edin
emrî
emrime