1. 119. Ayeti

وَأَنَّكَ لَا تَظْمَأُ فِيهَا وَلَا تَضْحَى

  • ve enne-ke

    ve muhakkak sen

  • lâ tazmeu (zamiye)

    susamazsın : (susadı)

  • fî-hâ

    orada

  • ve lâ tadhâ (dahiye)

    ve (sıcaktan) yanmazsın : (sıcakladı, yandı)

TÂHÂ suresi - 119. ayeti mealleri

  • Abdulbaki Gölpınarlı

    Ve sen orada susamazsın, güneşin harâreti de dokunmaz sana.
  • Abdullah Parlıyan

    Susuzluğa uğramak ve güneşin sıcağını çekmek de yok.
  • Adem Uğur

    Yine burada sen, susuzluk çekmeyecek, sıcaktan da bunalmayacaksın.
  • Ahmed Hulusi

    "Kesinlikle sen onda (yeni madde - biyolojik bedensiz yaratılışın dolayısıyla) ne susarsın ne de güneşten yanarsın!"
  • Ahmet Tekin

    'Sen Cennet’te susuzluk çekmeyecek, sıcaktan da bunalmayacaksın.'
  • Ahmet Varol

    Ve sen orada susamayacak ve güneş sıcağında yanmayacaksın.
  • Ali Bulaç

    Ve gerçekten sen burada susamayacaksın ve güneş altında yanmayacaksın da."
  • Ali Fikri Yavuz

    Ve sen orada susamazsın, güneşte yanmazsın.”
  • Bayraktar Bayraklı

    (117-119) “Ey Âdem! Doğrusu bu, senin ve eşinin düşmanıdır. Sakın sizi cennetten çıkarmasın, yoksa mutsuz olursun. Zira cennette ne acıkırsın ne de çıplak kalırsın; orada ne susarsın, ne de güneşin sıcağında kalırsın” dedik.
  • Bekir Sadak

    (117-11) 9 «Ey Adem! Dogrusu bu, senin ve esinin dusmanidir. Sakin sizi cennetten cikarmasin, yoksa bedbaht olursun. Dogrusu cennette ne acikirsin, ne de ciplak kalirsin; orada ne susarsin de ne de gunesin sicaginda kalirsin» dedik.
  • Celal Yıldırım

    Ve sen orada susamazsın, güneşte de yanmazsın.
  • Cemal Külünkoğlu

    (117-119) Biz de Âdem'e şöyle demiştik: “Ey Âdem! Şüphesiz bu (İblis), sen ve eşin için bir düşmandır. Sakın sizi cennetten çıkarmasın, sonra (dünya hayatına dönerek) mutsuz olursun. Çünkü burada (cennette) senin için aç kalmak, çıplak kalmak yoktur. Ve sen burada susamazsın, güneşin harareti de dokunmaz sana.
  • Diyanet İşleri (eski)

  • Diyanet Vakfi

    Yine burada sen, susuzluk çekmeyecek, sıcaktan da bunalmayacaksın.
  • Edip Yüksel

    'Burda ne susuzluk çeker, ne de sıcaktan bunalırsın.'
  • Elmalılı Hamdi Yazır

    Ve sen orada susamazsın ve Güneşte yanmazsın
  • Elmalılı (sadeleştirilmiş)

    ve sen orada susamazsın ve güneşte yanmazsın.» dedik.
  • Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)

    Ve sen orada ne susarsın, ne de güneşin sıcağında kalırsın»
  • Fizilal-il Kuran

    Yine burada susuzluk çekmeyecek, sıcaktan kavrulmayacaksın.
  • Gültekin Onan

    Ve gerçekten sen burada susamayacaksın ve güneş altında yanmayacaksın da."
  • Hasan Basri Çantay

    «Ve sen hakıykaten burada susamayacaksın, Güneş (in sıcağı altında da) kalmayacaksın».
  • Hayrat Neşriyat

    'Ve şübhesiz ki sen, burada ne susarsın, ne de sıcakta kalırsın.'
  • İbni Kesir

  • Kadri Çelik

    “Ve gerçekten sen onda susamayacaksın ve güneş altında yanmayacaksın.”
  • Muhammed Esed

    keza, orada susamaman ve güneşin sıcaklığından etkilenmemen de sağlanmıştır".
  • Ömer Nasuhi Bilmen

    «Ve şüphesiz ki, sen orada susamazsın ve güneşin hararetine uğramazsın.»
  • Ömer Öngüt

  • Şaban Piriş

    Ne susuzluk hissedersin ne de güneşte yanarsın.
  • Suat Yıldırım

    (118-119) "Sen cennette asla açlık çekmeyecek, asla çıplak kalmayacaksın. Orada asla susuzluk çekmeyecek ve güneşin kavurucu sıcağına mâruz kalmayacaksın.
  • Süleyman Ateş

    "Ve sen susamayacaksın, kuşluk vakti güneşi(nin ısısı)ndan etkilenmeyeceksin."
  • Tefhim-ul Kuran

    Ve gerçekten sen burada susamayacaksın ve güneş altında yanmayacaksın da.»
  • Ümit Şimşek

    'Susuzluk duymazsın, güneşin sıcağını da çekmezsin.'
  • Yaşar Nuri Öztürk

    "Ve sen burada ne susayacaksın ne de güneşten yanacaksın."

KuranAra.com hakkında

33 farklı kuran mealini aynı anda okumanızı ve kıyaslamanızı sağlar, Kuran ayetlerinin Arapçasını okunaklı şekilde sunar. Arapça okunuşlarını Türkçe seslendirme karşılığıyla birlikte görebilmenize yarar. Hepsinden önemlisi, Çok uzun çalışmalar sonucu özel olarak geliştirilmiş arama motoru ile; Tüm kuran meallerini ve arapça karşılıklarını doğru ve hızlı şekilde aramanızı sağlar.