قُلْ سِيرُوا فِي الْأَرْضِ فَانظُرُوا كَيْفَ كَانَ عَاقِبَةُ الَّذِينَ مِن قَبْلُ كَانَ أَكْثَرُهُم مُّشْرِكِينَ
kul
de
sîrû
dolaşın
fî el ardı
yeryüzünde
fenzurû (fe unzurû)
öyleyse bakın, görün
keyfe
nasıl
kâne
oldu
âkıbetu
akıbet, son
ellezîne
o kimseler, onlar
min
dan
kablu
önce
kâne
oldu
ekseru-hum
onların çoğu
muşrikîne
müşrikler, şirk koşanlar