إِن تُبْدُواْ خَيْرًا أَوْ تُخْفُوهُ أَوْ تَعْفُواْ عَن سُوَءٍ فَإِنَّ اللّهَ كَانَ عَفُوًّا قَدِيرًا
in
eğer, şayet, olsa, ise
tubdû
açıklarsınız
hayran
hayır
ev
veya, ya da
tuhfû-hu
onu gizlersiniz
ev
veya, ya da
ta'fû an
siz affedersiniz
sûin
kötülük, fenalık
fe
o zaman, o taktirde
inne
muhakkak
allâhe
Allah
kâne
oldu, ...dır
afuvven
affeden, affedici
kadîran
kaadir, kudret sahibi, gücü yeten