يَا أَهْلَ الْكِتَابِ قَدْ جَاءكُمْ رَسُولُنَا يُبَيِّنُ لَكُمْ عَلَى فَتْرَةٍ مِّنَ الرُّسُلِ أَن تَقُولُواْ مَا جَاءنَا مِن بَشِيرٍ وَلاَ نَذِيرٍ فَقَدْ جَاءكُم بَشِيرٌ وَنَذِيرٌ وَاللّهُ عَلَى كُلِّ شَيْءٍ قَدِيرٌ
yâ ehle el kitâbi
ey Kitab ehli
kad câe-kum
size gelmişti
resûlu-nâ
Resul'ümüz
yubeyyinu lekum
size açıklıyor
alâ fetretin (fetret)
kesintili dönemde : (iki vak'a arasında geçen zaman)
min er rusuli
bir resul
en tekûlû mâ câe-nâ
"bize gelmedi " dersiniz diye (dememeniz için)
min beşîrin
müjdeleyici
ve lâ nezîrin
ve bir uyarıcı olmadı (gelmedi)
fe kad câe-kum
fakat, oysa size gelmişti
beşîrun ve nezîrun
bir müjdeleyici ve uyarıcı
ve allâhu
ve Allâh (c.c.)
alâ kulli şey'in
her şeye
kadîrun
kâdir, kudret sahibi