وَعِبَادُ الرَّحْمَنِ الَّذِينَ يَمْشُونَ عَلَى الْأَرْضِ هَوْنًا وَإِذَا خَاطَبَهُمُ الْجَاهِلُونَ قَالُوا سَلَامًا
ve ibâdu
ve kullar
er rahmâni
Rahmân
ellezîne
onlar
yemşûne
yürürler
alâ el ardı
yeryüzünde
hevnen
mütevazi olarak, tevazu ile
ve izâ
ve olduğu zaman
hâtabe-hum
onlara hitap etti
el câhilûne
cahiller
kâlû
dediler
selâmen
selâm