فَإِذَا رَكِبُوا فِي الْفُلْكِ دَعَوُا اللَّهَ مُخْلِصِينَ لَهُ الدِّينَ فَلَمَّا نَجَّاهُمْ إِلَى الْبَرِّ إِذَا هُمْ يُشْرِكُونَ
fe izâ
o zaman
rakibû
bindiler
fî el fulki
gemiye
deavûllâhe (deavû allâhe)
Allah'a dua ettiler
muhlisîne
halis olarak, halis kılarak
lehu
ona
ed dîne
dîn
fe
fakat
lemmâ
olduğu zaman
neccâ-hum
onları kurtardı
ilâ el berri
karaya
izâ
o zaman, hemen
hum
onlar
yuşrikûne
şirk koşarlar