1. Arama
  2. مُّبِينٍ
109 ayet bulundu
  1. ZUHRÛF / 2 وَالْكِتَابِ الْمُبِينِ
    (2-3) Apaçık Kitap'a and olsun ki, akledesiniz diye Kuran'ı Arapça okunan bir Kitap kılmışızdır.
  2. DUHÂN / 2 وَالْكِتَابِ الْمُبِينِ
    (2-3) Apaçık olan Kitap'a and olsun ki, Biz onu, kutlu bir gecede indirdik. Doğrusu Biz, insanları uyarmaktayız.
  3. ŞUARÂ / 2 تِلْكَ آيَاتُ الْكِتَابِ الْمُبِينِ
    Bunlar apaçık Kitap'ın ayetleridir.
  4. KASAS / 2 تِلْكَ آيَاتُ الْكِتَابِ الْمُبِينِ
    Bunlar apaçık Kitap'ın ayetleridir.
  5. ŞUARÂ / 195 بِلِسَانٍ عَرَبِيٍّ مُّبِينٍ
    (193-195) Apaçık Arap diliyle, uyaranlardan olman için onu Cebrail senin kalbine indirmiştir.
  6. SÂFFÂT / 156 أَمْ لَكُمْ سُلْطَانٌ مُّبِينٌ
    Yoksa apaçık bir deliliniz mi var?
  7. TEKVÎR / 23 وَلَقَدْ رَآهُ بِالْأُفُقِ الْمُبِينِ
    And olsun ki, o, Cebrail'i apaçık ufukta görmüştür.
  8. ŞUARÂ / 30 قَالَ أَوَلَوْ جِئْتُكَ بِشَيْءٍ مُّبِينٍ
    Musa: 'Sana apaçık bir şey getirmiş isem de mi?' dedi.
  9. HİCR / 79 فَانتَقَمْنَا مِنْهُمْ وَإِنَّهُمَا لَبِإِمَامٍ مُّبِينٍ
    Bunun için onlardan da öç aldık. Hala her iki memleket de işlek bir yol üzerindedirler.
  10. HİCR / 89 وَقُلْ إِنِّي أَنَا النَّذِيرُ الْمُبِينُ
    De ki: 'Doğrusu ben apaçık bir uyarıcıyım.'
  11. YÛSUF / 1 الر تِلْكَ آيَاتُ الْكِتَابِ الْمُبِينِ
    Elif, Lam, Ra. Bunlar, gerçeği açıklayan Kitap'ın ayetleridir.
  12. YÂSÎN / 17 وَمَا عَلَيْنَا إِلاَّ الْبَلاَغُ الْمُبِينُ
    (16-17) Elçiler: 'Doğrusu Rabbimiz bizim size gönderildiğimizi bilir; bize düşen ancak apaçık tebliğdir' demişlerdi.
  13. YÂSÎN / 24 إِنِّي إِذًا لَّفِي ضَلاَلٍ مُّبِينٍ
    'Doğrusu o takdirde apaçık bir sapıklık içinde olurum.'
  14. ŞUARÂ / 115 إِنْ أَنَا إِلَّا نَذِيرٌ مُّبِينٌ
    (112-115) Nuh: 'Onların yaptıkları hakkında bir bilgim yoktur; hesabları Rabbime aittir, düşünsenize! Ben inananları kovacak değilim. Ben sadece açıkça uyarıcıyım' dedi.
  15. SÂFFÂT / 106 إِنَّ هَذَا لَهُوَ الْبَلَاء الْمُبِينُ
    Doğrusu bu apaçık bir deneme idi.
  16. A'RÂF / 107 فَأَلْقَى عَصَاهُ فَإِذَا هِيَ ثُعْبَانٌ مُّبِينٌ
    (107-108) Musa, asasını yere atar atmaz apaçık bir yılan (ejderha) oluverdi; elini çıkardı, bakanlar bembeyaz olduğunu gördüler.
  17. HİCR / 1 الَرَ تِلْكَ آيَاتُ الْكِتَابِ وَقُرْآنٍ مُّبِينٍ
    Elif, Lam, Ra. Bunlar Kitap'ın ve apaçık olan Kuran'ın ayetleridir.
  18. HİCR / 18 إِلاَّ مَنِ اسْتَرَقَ السَّمْعَ فَأَتْبَعَهُ شِهَابٌ مُّبِينٌ
    Fakat kulak hırsızlığı yapan olursa, parlak bir ateş onu kovalar.
  19. ŞUARÂ / 32 فَأَلْقَى عَصَاهُ فَإِذَا هِيَ ثُعْبَانٌ مُّبِينٌ
    Bunun üzerine Musa değneğini attı, besbelli bir yılan oluverdi.
  20. ŞUARÂ / 97 تَاللَّهِ إِن كُنَّا لَفِي ضَلَالٍ مُّبِينٍ
    (96-102) Orada putlarıyla çekişerek: 'Vallahi biz apaçık bir sapıklıkta idik; çünkü biz sizi Alemlerin Rabbine eşit tutmuştuk; bizi saptıranlar ancak suçlulardır; şimdi şefaatçimiz, yakın bir dostumuz yoktur; keşke geriye bir dönüşümüz olsa da inananlardan olsak' derler.

KuranAra.com hakkında

33 farklı kuran mealini aynı anda okumanızı ve kıyaslamanızı sağlar, Kuran ayetlerinin Arapçasını okunaklı şekilde sunar. Arapça okunuşlarını Türkçe seslendirme karşılığıyla birlikte görebilmenize yarar. Hepsinden önemlisi, Çok uzun çalışmalar sonucu özel olarak geliştirilmiş arama motoru ile; Tüm kuran meallerini ve arapça karşılıklarını doğru ve hızlı şekilde aramanızı sağlar.